İşlem Sürüyor...

Kaleiçi'nde Nasıl Vakit Geçirebilirsiniz?

Antalya’ya ilk defa gittiğinizde şöhretinden dolayı merak ettiğiniz için görmek isteyeceğiniz; diğer ziyaretlerinizde ise daracık sokaklarını, tarihi evlerini ve samimi ruhunu yeniden hissetmek için görmek isteyeceğiniz bir bölgedir Kaleiçi.

Alışveriş…
Şehrin tam merkezinde olmasına rağmen trafikten uzak, nostaljiye ve tarihe yakın, sadece gündüz değil gece de hayatın ışıltılı bir seyirde aktığı, kıpır kıpır, enerji dolu bir bölge olan Kaleiçi Antalya şehrinin aynı zamanda alışveriş merkezidir de…
Antika ve el dokuması kilim ve halılar, deri kıyafet ve çantalar, gümüş ve imitasyon takılar, hediyelik eşyalar, gözünüz ve gönlünüzü şenlendirecek ne kadar alışveriş malzemesi varsa, bu hem Selçuklu hem de Bizans ve Roma dönemden izlerin olduğu tarihi bölgede bulabilirsiniz. Alışveriş için deri kıyafet ve aksesuar, yarı değerli takı, antika eşya, el dokuması halı ve kilim düşünüyorsanız geniş bir bütçe ayırmanız gerekebilir. Daha ufak çaplı hediyelik alışverişlerinizi ise rahatça yapabilirsiniz.  

Antalya'da alışveriş hakkında daha fazla bilgi için "Antalya Alışveriş Rehberi" konulu yazımızı okuyabilirsiniz.

Hediyelik eşya..
Antalya’da hediyelik eşya denildiğinde; özellikle de takı ve elbise hususunda kaliteli seçeneklerin olduğu bir bölge olarak ilk hatırlanan merkezlerdendir Kaleiçi. Eğer deri ceket, deri çanta, kürk ve gümüş takı satın almak istiyorsanız ucuz alışveriş için çok uygun olduğu söylenemez; zira bu anlamda daha çok yabancı turistlere hitap eden bir ölçeğe sahip. Ama Antalya’yı yansıtan hediyelik eşyalar, imitasyon takılar, rengarenk boncuklar, yöresel kıyafetler, şile bezi elbiseler, orijinal çantalar, magnetler, kupalar, biblolar ve aklınıza gelecek her türlü hediyelik eşya, süs eşyası ve Antalya hatırası bu labirenti andıran küçük ama katmanlı bölgenin sevimli dükkanlarında gelene geçene gülümser ve uygun fiyatlara temin edilebilir. 

Kafe,restaurant ve barlar..
Hem Kalekapısı mevkiinden, hem Hadrianus yani Üçkapılar’dan hem de Karaalioğlu Parkı içinden girebileceğiniz Kaleiçi sokaklarında, alışveriş yaptıktan sonra dinlenip yorgunluk çayı ve kahvesi içebileceğiniz çok sayıda kafe ve restaurant da vardır.  “Ben müzikle dinlenirim” diyenlerdenseniz geceleri her çeşit müziğin yapıldığı barlarda günün yorgunluğunu atabilirsiniz. Rock barlar, türkü barlar, fasıl müziği yapan barlar, popüler müzikle coşan kitlelere hitap eden disko, bar ve gece kulüplerinde eğlencenin tadına varabilirsiniz. Gündüz gezinizde bol bol fotoğraf çekmeniz için öyle çok malzeme var ki. Eski evler, eski evlerin kapıları, duvarlardan sarkan sarmaşık çiçekler, sokak kedileri, misafire alışkın uysal köpekler, taş sokaklar mükemmel fotoğraf fonları olarak emrinize amade beklerler. Kaleiçi’nde hayat sadece yazları değil kış mevsiminde de mutlu mesut akar; çünkü burası aynı zamanda buluşma noktasıdır da. Kaleiçi’nde bir kafede öğlen yahut ikindi kahvesi içmek için buluşmak şehir sakinlerince kanıksanmış bir hadise.
Osmanlı, Selçuklu, Helenistik, Roma, Bizans dönemlerden izler ve renkler taşıyan Kaleiçi’nde ayaküstü atıştırılacak köfte ekmek, kokoreç, aperatif gibi seçenekler ve gece eğlencesinden dönenler için açık olan çorbacılar da burayı tam bir cazibe merkezi haline getirir.

Deniz ve plaj..
Kaleiçi’nden denize girilebilecek küçük çaplı plajlar da var ama deniz keyfi için şehir içinde upuzun Konyaaltı ve Lara plajları öncelikli tercih sebebi.

 Konaklama..
 Beş yıldızlı otel yerine daha samimi ve doğal bir dokunun içinde   konaklamak isteyenler için birbirinden güzel butik otelleri de bünyesinde   barındıran Kaleiçi, eski konaklardan bozma otellerde konuklarını       ağırlamaktan mutluluk duyan işletmeciler için de apayrı bir cennet.   Geleneksel Osmanlı evleri restore edilerek pansiyon ve butik otel hizmeti   veriyor. Bahçesinde havuzu olan, akşamları canlı müzik eşliğinde   eğlenilecek ortamı sağlayan, huzur içinde dinlenilebilecek bu oteller salaş   ve bohem tatil sevenler için biçilmiş kaftan.

Müze gezisi..
Suna-İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Müzesi de Kaleiçi sınırları içinde yer alır. Kültürel dokuyu da hissetmek isteyenler için zengin tarihi mirası fısıldayan bu lokasyonda Antalya’yı dolu dolu yaşayabilirsiniz. 

Müzeler hakkında daha fazla bilgi için "Antalya Müzeleri" konulu yazımızı okuyabilirsiniz.

Kaleiçi Marinada tekne turu..
Kaleiçi marinada demirli teknelerle tekne turuna çıkarak Antalya coğrafyasına özgü falezlerin çevrelediği derin mavi Akdeniz’de iyot kokulu, dinlendirici ve huzur veren bir gezinti de yapabilir ve şehri deniz tarafından doyasıya izleyebilirsiniz. Torosların her göreni büyüleyen ve etkisi altına alan görkemli manzarası, dağ doruklarında bembeyaz gülümseyen karlar ve denizin mavisinin oluşturduğu kontrast sizi dört mevsimi bir arada yaşama zevkine eriştirir ve bu şehre sürekli gelmek için kendi kendinize bir söz verirsiniz. 4-5 saat süren bu turlarla da Antalya kıyı şeridini hafızanıza nakşeder ve bir daha da kolay kolay unutmazsınız.

 

Pamfilya’nın altınbaşlı mavi gözlü güzel çocuğu Antalya, her karışında tarihin buğusu yükselen, her katmanından tarihin ses verdiği bir özel kent. İlçelerindeki tatil köyleri ve şehir merkezindeki beş yıldızlı lüks otelleriyle Türkiye’de en fazla turist çeken bölge olan Antalya, bir tarafta da gelenekleri ve kadim zamanları yansıtan klasik dokusuyla da kendini sevdiriyor. İşte bu dokunun tam merkezinde yer alan Kaleiçi, gündelik hayatın hızından ve keşmekeşinden sıkılan; eski ve sade zamanları özleyenler için de bir kaçış noktası oluyor. Kaleiçi’nde sokaklar taş, evler yarı ahşap, yarı taş, çiçekler renkli mi renkli, hava berrak, aralardan gözüken deniz masmavi; zaman aydınlık, güleç ve tazeleyici, alışveriş keyifli, tarih hala kanlı canlı hayatın içindedir. Bir kez gezip göreni kendine meftun eden Kaleiçi alışkanlık yapacak ve kendini özletecek kadar özel bir köşe.

"Kaleiçi’ne nasıl gidilir?" sorusunun yanıtı ise oldukça basit. Şehir merkezine ulaşıp Kalekapısı’na geldiğinizde zaten Kaleiçi’ne de gelmiş sayılırsınız. Saat Kulesi’nden yokuş aşağı akan yol sizi bu görünüşte daracık ama verdiği keyif ve zamanın içinde kaybolmuşluk hissiyle geniş mi geniş alemlere sürükleyen Kaleiçi rüyasına ulaştırır. Eğer Atatürk Caddesi güzergahındaysanız, Hadrianus Kapısından içeri giriverin. Hem anıtsal kapının görkemli endamı altına yürüyecek hem de Kaleiçi’ne adım atmış olacaksınız. 

Kaleiçi sokaklarına kaybolmak size çok iyi gelecek…

0 Yorum

Yorum Yap

3735 kez görüntülendi
  • Feride Bozdağ
  • 28-01-2020
  • SEYAHAT

Sizin İçin Önerilenler


BARUT HOTELS
İLETİŞİM