İşlem Sürüyor...

Moskova Gezi Rehberi

Dünya gezegeni üzerinde gezilip görülecek o kadar çok ülke var ki… Kendine has mimarisi, kültürel dokusu, mutfağı, iklim ve bitki örtüsü ile birbirinden farklı bu ülkeler özellikle gezi tutkunları için son derece cazip lokasyonlar diyebiliriz. İşte onlardan biri de Moskova. Rusya’nın başkenti olan bu kültür şehri hem kendi coğrafyasında hem de Avrupa’nın en kalabalık şehri olarak da biliniyor.

 

 

 

Sergiler, festivaller, konserler ve akla gelebilecek her tür etkinliğin gerçekleştirildiği bu enerjisi yüksek şehirde zamanın nasıl aktığını anlamak zordur. Çok fazla para harcamadan da eğlenilecek pek çok aktivitenin gerçekleştirilebildiği Moskova’da neler yapabilirsiniz gelin hep birlikte göz atalım.

 

 

 

 

Moskova’da Ne Yapılır, Ne Yenir Ne İçilir?

*Moskova Nehri’nde tekne gezintisi yapabilir, 65 metre derinlikteki Soğuk Savaş sığınağını görebilirsiniz.

*Moskova barlarında içkinizi yudumlayabilir ve eşsiz kent manzarasını seyre dalarak anın tadını çıkartabilirsiniz.

*Moskova’da yer alan sayısız park, bahçe ve meydanda yürüyüş yapabilir, kitap okuyabilir, düzenlene etkinliklere katılabilirsiniz.

 

 

*Moskova’da ulaşım için metroya bindiğinizde etrafı dikkatle incelemeniz bile göz zevkinizi okşar. Mozaik, mermer, çini, tablo ve heykellerle bezeli olan Moskova istasyonları sadece ulaşım noktaları değil başlı başına bir cazibe merkezidir. En güzelleri ise Mayakovskaya, Kievskaya, Komsomolskaya, Novoslobodskaya olarak sıralanabilen bu istasyonlar Rus halkının derin estetik zevkini de açıkça belgeler niteliktedir.

 

 

 

*367 dilde ve 46 milyona yakın belge ve doküman içeren Rusya Devlet Kütüphanesi Moskova’nın tam merkezindeki Vozdvizhenka Caddesi'nde yer alan kütüphanede zengin yazılı kaynakların dışında internet salonu ve açık büfe de yer alır.

 

 

 

 

 

*Moskova çok sayıda nitelikli bar, kafe ve restoranların bulunduğu bir şehir olarak yeme içme kültürünün zirve noktasındadır. Rus mutfağının yanı sıra dünya mutfaklarından da lezzetlerin yer aldığı bu noktalar her bütçeye hitap eden yapısıyla da öne çıkar.

*Moskova 24 saat canlı ve yaşayan bir şehir olarak da bilinir. Gece hayatı hayli hareketli olan şehirde pek çok disko, kulüp ve eğlence merkezi yer alır. Geceleri şehir tutu yapabilir, konserler, tiyatro ve çeşitli performans gösterilerine katılabilirsiniz.

 

Kızıl Meydan

Tarih boyunca pek çok gösteri ve törene ev sahipliği yapan Kızıl Meydan, Kremlin Sarayı’nın duvarları tamamlandıktan sonra inşa edilmeye başlanmış devasa bir alan. Şehrin merkezinde yer alan görkemli meydanda, Lenin’in Mozolesi ve Aziz Vasil Katedrali’ni görmek mümkün. Renkli ve göz alıcı mimarisi ile ziyaretçilerini ağırlayan bu alan, 1990 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alıyor.

 

 

Moskova’nın En Meşhur Yapı ve Alanları

Kremlin Sarayı

Bu muhteşem saray Borovitsky Tepesi’nde yer alır ve günümüzde devlet başkanının resmi karargahı olarak kullanılmaktadır. Moskova’nın en görkemli yapılarından birisi olan Kremlin Sarayı, devrim öncesinde Rus çarlarının ikametgahı olarak kullanılmıştır. Çan kulesi ve müze kısmı ziyarete açık olan Kremlin Sarayı için mutlaka görülmesi gereken yapılardan birisi diyebiliriz.

 

Bolşoy Tiyatrosu

Bolşoy Tiyatrosu Moskova’nın en önemli kültürel duraklarından birisi olarak öne çıkar. 1776 senesinde Joseph Bové tarafından tasarlanan bu yapı neoklasik stildeki mimarisiyle göz doldurur. Tiyatro binası içindeki müzede sergilenen sahne kıyafetlerini görebilir ve Rus balesinin en güzel örneklerini burada görebilirsiniz.

 

 

Gorky Parkı

Şehrin yüksek enerjisinden biraz uzaklaşıp sakin saatler geçirmek isterseniz 1928 yılından beri varlık gösteren Gorky Parkı’nda yürüyüş yapabilir, sakin bir köşede müzik dinleyerek kitap okuyabilirsiniz. Bunun dışında parkın lunapark ve spor alanlarında bungee jumping, buz pateni ve tekne gezintisi yapabilir, atla gezntiye çıkabilirsiniz.

 

 

Puşkin Müzesi

1912 yılında kurulan ve Arbat Caddesi’nde yer alan müze zengin bir koleksiyona sahip. Troya Hazineleri, Antik Mısır dönemine ait eserler ve pek çok tabloyu bu dünyaca ünlü müzede görmek mümkün.

 

 

 

 

Arbat Caddesi

1986 yılında en kalabalık ve civcivli haline ulaşan cadde 1994’de trafiğe kapatılmış ve bir cazibe merkezi haline dönüşmüştür. Çok sayıda mağaza, kafe ve restoranın olduğu cadde günün her saatinde cıvıl cıvıl oluşuyla öne çıkar. Caddede alışveriş yapıp turlarken Şövalyeler Evi ve Vitor Tsoi Anı Duvarı’nı da görün deriz.

 

0 Yorum

Yorum Yap

2497 kez görüntülendi
  • Cem M. Akdolu
  • 17-11-2021
  • SEYAHAT

Sizin İçin Önerilenler


BARUT HOTELS
İLETİŞİM