Sürükleyici Kitap Önerileri

Kitaplar hayatın küçük bir modelidir. Yaşama dair ne varsa kitapların içinde onların gerçek veya kurgusal yansımalarını bulabiliriz. İster bilgi akışı sağlamak ister keyifli dakikalar geçirmek için olsun kitap okumak bir ihtiyaçtır. Farklı dünyalara yolculuk yapmak ve geçmişte kalmış yüzlerce kahramanla tanışmak için bir kitabın sayfalarını aralamak yeterli. Sonrası bambaşka bir dünya. İyi bir kitabın birden fazla kriteri vardır. Bunlardan birisi de sürükleyici olması, vaktin nasıl geçtiğini fark ettirmemesidir. Özellikle evde geçirilen böyle bir zamanda yapılabilecek en iyi aktivitelerden biri de sürükleyici bir kitap okumak olacaktır. Aşağıdaki yazımızda okurken vaktin nasıl geçtiğini anlamayacağınız bir kitap listesi derledik. İşte sürükleyici kitap önerileri…

Ruhlar Evi / İsabel Allende

Latin Amerika edebiyatının “Büyülü Gerçekçilik” akımı etkisi ile yazılmış ve adeta nehir gibi akan büyüleyici bir kitap. İsabel Allende 70 yıllık bir süreçte bir ailenin üç kuşağını dile getiriyor. Özellikle bu üç kuşağın kadınları birbirine bağlı ruhlarıyla kendi yazgılarını yaşarken geçmiş ve gelecek arasında da ilginç bağlar kuruyorlar. Yazım dili sade ve bir o kadar da çarpıcı olan Ruhlar Evi’ni okurken hem anlatımdaki ustalığa hem de hikayenin çarpıcı detaylarına hayran olmamak mümkün değil.

Koku / Patrick Süskind

Kitabın konusu 18. Yüzyıl Fransa’sında yaşayan Jean-Baptiste Grenouille ekseninde dönüyor. Kokulara karşı müthiş bir duyarlılığı olan Grenouille, bu uğurda cinayet işlemeyi bile göze alan bir karakter. O, istediği her şeyin kokusunu üretebilecek yetenekte ama ne yazık ki kendine ait bir kokusu yok. Grenouille’in bu uğurda girdiği serüvenler toplumda fert olarak var olamamış fakat her olmak istediği şeyi yaratabilmiş bir karakterin tüyler ürperten bir izdüşümü… 

Sahilde Kafka / Haruki Murakami

Büyülü Gerçekçilik akımını en iyi yansıtan yazarlardan birisi olan Haruki Murakami, Dünya edebiyatındaki özel konumunu en çok da bu kitabına borçlu. Kitabın kahramanı Kafka Tamura on beş yaşına girdiğinde evden kaçar ve babasını kehanetini adım adım yaşayarak tutkulu ve ürkütücü bir maceranın sisleri içine gömülür. Kitapları bağımlılık yaratan Murakami’yi hiç okumadıysanız Sahilde Kafka ile başlayabilirsiniz. Benzersiz ve hayal etmesi bile güç bir dünyayı adeta gerçek bir dünyada var oluyormuşçasına hissedebilirsiniz. 

Karamazov Kardeşler  / Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

Karamazov Kardeşler, Rus yazar Fyodor Mihayloviç Dostoyevski tarafından kaleme alınan bir baş yapıt. Kitapta dört erkek kardeşin yaşlı bir toprak sahibi olan babaları Fyodor Pavlovoviç Karamazov ile olan anlaşmazlıkları merkeze alınıyor. İnsan ruhunun derinliklerini ve karanlık taraflarını yansıtan bu eser hem bir dram hem bir cinayet hikayesi hem de felsefi bir eser olarak nitelendirilebilir. Hayli kalın bir kitap olmasına rağmen satırlardan gözlerinizi alamayacağınız kadar da sürükleyici…

Masumiyet Müzesi / Orhan Pamuk

Kemal’in Füsun’a olan aşkı. Tüm roman bu gerçek üzerinde dönüyor. Ama Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’un kendine has anlatımı ve en kılcal detaylara varana kadar işlenen bir aşk hikayesi. Tasvirler, ortamı hissettirecek kadar gerçekçi ve güçlü. Sayfalar birbiri ardına çevrilirken kendinizi romanın içinde akan hayatın bir köşesinde tanık gibi hissedebilirsiniz. Kitap bittikten sonra Beyoğlu Çukurcuma’daki Masumiyet Müzesi’ni de ziyaret edebilir, Kemal’le Füsun’un aşklarına daha yakından bakabilirsiniz.

Sokak Kedisi Bob / James Bowen

Eğer kedileri seviyorsanız sizi daha ilk sayfada içine çekip gerçek dünyanızdan ödünç alacak bir kitap. Gerçek bir hayat hikayesinin kitaba dönüşmüş hali olan Sokak Kedisi Bob, sokaklarda yaşayan evsiz James Bowen’in kedisi Bob ile olan dokunaklı hikayesini anlatıyor. James Bowen yaralı bir sarman bulur ve tesadüflerin bir araya getirdiği iki kafadar hayata karşı birlikte direnirler. Onlar müthiş bir ikili ve okuruna yaşama, dostluğa ve umut etmenin gücüne dair bir sürü ipucu veriyor.  

Körlük / José Saramago

Kentin birinde bir adam direksiyonda trafik ışıklarında beklerken aniden kör olur ve beyaz bir boşluğa gömülür. Ama bu körlük bulaşıcı cinstendir ve kentteki herkes birer birer kör olmaya başlar. Tüm körler karantinaya alınır. Ortalığı müthiş bir kirlilik, kaos, açlık ve zorbalık esir alır. Hayat adeta durur. Bu kaos içinde gözleri gören tek bir kadın vardır ve olay onun üzerinde düğümlenerek gelişir. Müthiş sarsıcı, etkileyici ve sürükleyici bir eser.