İşlem Sürüyor...

Her Yıl Ziyaretçi Akınına Uğrayan Aspendos Antik Kenti

Günümüzde bile görkemi ve tılsımından bir şey kaybetmeyen antik kentlerden birisidir Aspendos. Hala kendi döneminin tarihsel ve kültürel özelliklerini yansıtan ve antik tiyatrosuyla öne çıkan Aspendos Antik Kenti yerli ve yabancı turistlerin de en çok ilgisini çeken antik bölgelerden birisidir. Kent İ.S 2. yüzyılda Romalılar tarafından inşa edilmiştir. Bu kadim kent tarihte günümüze kadar en iyi muhafaza edilen ve mutlaka görülmesi gereken bölgeler arasında yer alır.

 

 

Bir Açıkhava tiyatrosu olan Aspendos Antik Tiyatrosu’nun yapımına 138 yılında başlanmış ve günümüze kadar gelebilmiştir. Tiyatro binası Aspendos’lu Theodoros’un oğlu olan mimar Zenon tarafından yapılmıştır ve günümüzde de pek çok konsere sahne olmaktadır. Sadece Anadolu’nun değil tüm Akdeniz coğrafyasının en iyi Roma dönem tiyatrosuna sahip olan Aspendos, Köprüçay nehiri yakınlarında kurulmuştur.

 

 

İ.Ö 6. yüzyılda Pers, İ.Ö 333 yılında da Büyük İskender egemenliğine giren Aspendos kenti en görkemli ve parlak zamanlarını Roma İmparatorluğu döneminde sürmüştür. İskender’in ölümünden sonra Ptolemaios egemenliğine dahil olan Aspendos, günümüze kadar ulaşan mimari dokusunu Roma dönemdeki dokunuşlara borçludur.

 

 

 

Yunan efsanesine göre Argive kolonicileri tarafından kurulmuş olan Aspendos Antik Kenti Antalya ili Serik ilçesinde yer almaktadır. Kentte anıtsal tak, meclis binası, bazilika, anıtsal çeşme ve elbette antik tiyatro binasıdır.

 

 

 

 

Aspendos’un Efsanesi Nedir?

Aspendos Antik Kenti efsanesi oldukça ünlüdür. Efsaneye göre Aspendos kralı, güzeller güzeli kızını evlendirmek istemektedir ama gözünden bile sakındığı kızına layık bir damat adayı görememektedir. Bu durum için aklına gelen bir fikri uygulamaya koyar. Buna göre Aspendos Antik kenti ve halkına en faydalı işi yapacak olan kişi ile kızını evlendirecektir. Bu haberi alan bir ikiz kardeş işe koyulur. Biri kentin içine su gelebilmesi için su geçidi, diğer kardeş ise bir antik tiyatro inşa eder.

 

Antik tiyatronun en büyük özelliği sahne binasının ortasına düşen küçük bir metal nesnenin sesinin bile en cavea’nın en üst sırasındaki kişi tarafından duyulabiliyor olmasıdır. Kral önce su geçidini görür ve mimarisinden çok etkilenerek kızını bu geçidi inşa eden mimara vermek ister. Ama diğer kardeş, kralın kızını kaybetmek istemez ve onunla evlenebilmek için bir oyun kurgular. İnşa ettiği tiyatronun akustiği kusursuzdur.

 

 

 

Kral cavea bölümünün en üst sıralarında gezinirken, o da sahne kısmında “Kızını buranın mimarına ver!” diye fısıldar. Sesi en yukarıdan son derece net şekilde duyan kral bundan çok etkilenir ama kararsız kalmıştır. Bu başarılı iki mimarın da kızıyla evlenmeyi hak ettiğini düşünür ve kızını kılıçla ortadan ikiye ayırır, bir yarısını bir kardeşe öbür yarısını da tiyatroyu yapan kardeşe verir.

 

 

 

Kentin İncisi Aspendos Antik Tiyatrosu

Aspendos Tiyatrosu mimari yapısı ile Roma dönem tiyatroları içinde en önde gelenlerden biridir. Aspendos Antik Kenti denildiğinde diğer yapılar içinde tiyatro ön planda gelmektedir. Hem dönemin imparatorlarına hem de Tanrılara adanan ve çok iyi korunan bu görkemli yapı 20 bin kişilik kapasitesiyle öne çıkmaktadır. Roma İmparatoru Marcus Aurelius döneminde mimar Zenon tarafından inşa edilen yapının yanında antik kentin diğer önemli yapısı olan suyolu bulunur.

 

Aspendos’ta yer alan su yolu antik kentler içinde en iyi korunan su yolları arasında gelmektedir.   Antik tiyatronun sırtını dayadığı tepenin üst tarafında ise bazilika, agora, anıtsal çeşme, tak, meclis binası ve Helenistik tapınak bulunmaktadır.

 

 

 

0 Yorum

Yorum Yap

2738 kez görüntülendi
  • Dilge Gündüz
  • 14-01-2022
  • SEYAHAT

Sizin İçin Önerilenler


BARUT HOTELS
İLETİŞİM