İşlem Sürüyor...

Tiyatronun Doğuş Hikayesi

Tiyatro; seyirciler önünde oyuncular tarafından anlatılmak istenen öykünün, konuşma ve hareket yardımıyla, sahne üzerinde eyleme dönüştürülmesidir. Ayrıca tiyatro, bütün sanatları kullanıp bunları uyumlu bir biçime dönüştüren tek sanattır. Tiyatronun özünde hareket vardır ve bu sayede düşünceyi eyleme sokar. Tiyatro eserlerinin kendine özgü kuralları ve nitelikleri bulunur. Tiyatro konusunda ilk kuramsal görüşlerin filizlenmesi ise Antik Yunan düşüncesinde meydana gelmiştir.

 

 

Sanat ve kültür bakımından en parlak dönem olan Klasik Çağ, Antik Yunan uygarlığının İ.Ö. 5. ve 4. yüzyıllarını kapsar. Bu dönemde tragedya ve komedya türünde en büyük eserler yazılmıştır. Tanrı Dionysos onuruna yapılan törenlerde söylenen dithirambos şarkılarından doğduğu düşünülür. Tiyatronun dialog çekirdeği ise giderek belli biçim kalıplarına göre yazılmaya ve şiirsel nitelik kazanmaya başlayan bu koro şarkılarına bir de konuşan kişi "hipokrites” eklenmesiyle oluşmuştur.

 

 

Tragedya kelimesi Yunanca “teke” anlamına gelen “tragos” sözcüğü ve şarkı anlamına gelen “aoide” sözcüğünün birleşmesi ile konuşmalı şarkı "tragoidia” (tragedya) halini almıştır. Bu tragedyalar dinsel törenin bir parçası olmaktan çıkıp bir sanat gösterisine dönüşmüştür. Komedya ise Dionysos için düzenlenen bağbozumu törenlerinden doğmuştur. Komos (eğlence) adı verilen, bolluğu ve üremeyi kutsayan halk geçit törenlerinde yapılan açık seçik taklitlerin düzenli bir hale gelmesiyle oluşmuştur.

 

 

Atina’da kültür ve sanatın koruyucusu olarak bilinen Pesistratus, Dionysos şenliklerinde tragedya yarışlarını başlatmıştır. Zaman içinde komedya türü de yarışmalarda yer almaya başlamıştır. Bu yüzyılda Aiskhylos, Sophokles, Euripides gibi tragedya, Aristophanes gibi komedya yazarları yetişmiştir ve Peişjstratos’un düzenlediği ilk tragedya yarışmasında, yarışmayı kazanan Thespis ilk oyuncu olduğu kadar ilk yazar da sayılmaktadır.

 

 

İlk kadın maskelerini oyuna kazandıran, Thespis’ten sonra bu yarışmayı on üç kez kazandığı söylenen Koerillos da yüz altmıştan fazla oyun yazmıştır. Hem daha çok satir oyunlarında başarı gösteren bu yazarın eserleri hem de ilk kadın kahramanı oyuna sokmuş olmasına rağmen, Koreillos ile aynı kaderi paylaşan Frinikos’un oyunları ne yazık ki günümüze ulaşmamıştır. Bu konuda günümüze ulaşan en eski oyun metni Aiskilos’un kaleme aldığı “Tebai Önünde Yedi Komutan”’dır.

 

 

İ.Ö.534 yılında Peisistratos tarafından Atina’da ilk tragedya yarışması düzenlenmiş ve bu yarışmada Thespis birinci olmuştur. Yarışmaya İkalya Yarım Adasından katılan Thespis bu yarışmaya yenilik getirmiştir. Bu yenilik ise o zamana kadar alışılagelmiş koroyla söylenen ezgilere bir de solist eklemesidir. Thespis korodan ayrı olarak ezgisini söylemiştir. Thespis sayesinde ilk kez konuşma gerçekleşmiş ve daha önemlisi tiyatronun ilk oyuncusu doğmuştur

0 Yorum

Yorum Yap

3852 kez görüntülendi
  • Firdevs Günbatur
  • 23-10-2020
  • YAŞAM

Sizin İçin Önerilenler


BARUT HOTELS
İLETİŞİM